PİRİNCİN TAŞLARI
Kredi kartlarında Covid-19 sakıncaları!
VAHAP DABAKAN
Covid-19’un baş göstermesiyle birlikte hayatımızda birçok değişiklikler oluştu. Öncelikle evlerimize hapis olduk. Maske takıp, insanlarla fiziksel mesafeyi korumaya çalıştık. Mutfak dahil bütün masraflarımız artmaya başladı. Harcamaları kredi kartlarımızla gerçekleştirmeye başladık…
Kredi kartlarına yüklendik. Virüse karşı temasız ödemeler için kartı pos cihazına göstermek yeterliydi. Hijyen açısından temassız işlem önemliydi. Peki, şifre gizliliği ve güvenliği konusunda son derece sakıncalı bir açılım…
Kredi kartının kaybı veya sakıncalı birisi tarafından ele geçirilmesi durumunda kişinin hesabı anında boşaltılabilir. O zaman vay kart hamilin başına gelenler. Hiç şifre kullanmadan kredi kartını pos cihazına göstererek ödemeler yapabilme durumu! Bu resmen kredi kartının tutanın elinde kalması olayıdır…
İlgili bankalar da bunun farkında ki, şifresiz ve temassız her ödemeden sonra müşterilerine SMS atarak soruyorlar; “Şifresiz olarak kredi kartınızdan şu kadar ödeme yapıldı. Ödemeyi siz mi yaptınız? Siz değilseniz bankamızı arayın.” Bankalar gemi o kadar azıya aldılar ki, dilerim bu telefon mesajları da müşterinin hesabına yazılmaz! Bankacılık sistemimizin gözden geçirilmesi gereken acil bir durumdan bahsediyorum. Kaş yapma adına göz çıkartılmasın. Kredi kartlarının güvenliği ve şifreli kullanımı çok önemlidir…
ARABA SEVDASINDA ŞAMPİYONUZ:
Uzmanların araştırmalarına göre çekilmez ve son derece riskli duruma gelen büyükşehirlerde her ay yüzlerce yeni araç trafiğe katılıyor. Ülkemizin nüfus oranı çoğaldıkça, araç sayısı da artıyor. Otoparklar yetersiz. Diğer yandan önlenemez trafik kazaları, heba olan milli servet. Yaralanan, sakat kalan ve hayatını kaybeden insanlar. Karayollarında bilinçsizce araç süren sürücülerin getirdiği kazalara bakıldığında, Guinness Rekorlar kitabını ilgilendiren durumla karşı karşıyayız…
Ülkemizdeki araba bolluğunda gerçekten şampiyonuz. Araç kayıt verilerine göre, 2020’nin ilk 11 ayında 147 bin 118 yeni ve 2’nci el araç satıldı. AB verilerinde yüksek görülmek için herkes ehliyetli olsun. Ehliyetler cebimizde ama ne kadar iyi sürücüyüz?
Türkiye de özellikle Büyükşehirlerdeki toplu taşıma araçlarında insanlar işe gidiş, iş çıkışı saatlerinde Koronavirüs, pandemi korkusunu bir kenara bırakıp işyerlerine veya evlerine ulaşmak için kucak kucağa herkes birbiriyle akraba oluyor. Korkular bir kenara itiliyor. İşe veya eve ulaşma telaşından Covid-19 kimin umurunda?
Ayrıca özel araçlardan alınan vergiler, çünkü her özel araç çeşitli vergi ve harçlarıyla, sürücünün hataları nedeniyle yazılan trafik cezalarıyla, devlet hazinesini besler. Araç muayene istasyonlarında elde edilen haksız yüksek kazançlar da ayrıdır. Vatandaşın sırtından geçinen bu haksız kazanç sağlayanlara Devlet mutlaka bir kanuni çözüm bulması şarttır. Bir düşünün her araç sahibinin her yıl devlet hazinesine ödedikleri, gün gelir aracın gerçek değerini bile aşar…
AŞILAR SİHİRLİ DEĞNEK DEĞİL:
Dünya Sağlık Örgütü, Korona aşısı için yaptığı açıklama uyarıcı olsun. “Aşılar sihirli değnek değildir. Virüsleri tümüyle insan yaşamından dışlayamazlar...”
Mutasyona uğrayan İngiltere’de halen her bir dakika içinde tespit edilen Koronavirüs vaka sayısının dört katı aşı yapıldığını buna karşın salgının sürmekte olduğu görülüyor. Aşı olmak şart. Hepimiz yinede sağlık kurallarına dikkat etmeliyiz. Sağlığımız için maske ve fiziki mesafeyi korumalıyız…
0 Yorumlar